Portekiz'i Nasıl Bilirdiniz?
İspanya’nın yanı başında, küçük, kendi halinde, Avrupa kıtasının en ucunda ayağını sarkıtıp Atlas Okyanusu’nun rüzgarına karşı oturan, yalnız ve
belki de biraz kırgın bir çocuk gibi duruyor Portekiz...
Bir zamanların en güçlü sömürge imparatorluklarından biri olan ve deniz, hatta okyanus aşırı topraklara kadar uzanıp
hükmetmiş Portekiz’in o eski parlak günlerinden pek eser yok şu an ama
hala sıcakkanlı
insanların, güzel şehirlerin ve sahillerin, dokunaklı melodilerin ülkesi Portekiz.
Kendi halinde bir köşede oturan ama
inanılmaz bir potansiyele sahip Portekiz’i ve kültürünü biraz tanımaya ve belki
de şaşırmaya ne dersiniz? “Portekiz’i
Tanıma Kiti” karşınızda:
Sayfamı instagram'da da takip etmek isterseniz → instagram/sezinlegez
Portekiz
Hakkında Tarihsel Bilgiler
1) Avrupa’daki en eski
ulus devlettir. Tarihi 1339’a dayanan
Portekiz’ın sınırları günümüze kadar hemen hemen aynıdır. Anakaranın dışında
başka topraklara da sahiptir Portekiz. Bunlar; Atlas Okyanusu’nda bulunan ve
anakaradan 2 saatlik uçuş mesafesinde olan Azores Adaları ve Afrika sahilinden 500 km açıkta bulunan ve ikisinde yerleşim
olmamak üzere dört adadan oluşan Madeira Archipelago’dur.
2) Tarihi bu kadar eskiye dayanan bir ülkenin başkenti de aynı oranda
eskidir tabii ki. Lizbon Roma’dan bile daha eski bir şehirdir hatta Avrupa’daki en eski şehirler listesinde ikinci sıradadır. İlk sırada kim mi var dersiniz? Atina!
3) Tarihteki en güçlü
deniz donanmasına sahip ülkedir. Bu durumda dünyanın
ilk kaşiflerinin Portekiz’den çıkması çok şaşılacak bir durum değildir... Vasco da Gama ismi birçoğunuza tanıdık gelecektir muhtemelen. Tarih derslerinden
aşina bu isim; en bilinen Portekizli kaşiftir ve Hindistan’a deniz yoluyla ulaşan ilk
Avrupalı’dır (olası Lizbon yolcularına ek bilgi
olarak söylemek gerekir ki; mezarı bugün Lizbon’daki Jeronimos
Manastırı’nda ziyaret edilebilir).
4) Güçlü donanma, keşifler derken bu parlak tablonun karanlık bir yüzü de oluşuyor tabii ki. Sömürgeci bir politika izleyen Portekiz 600
yıl hüküm sürerek Avrupa’daki modern imparatorlukların en uzun soluklusu olmuştur.
5) Madalyonun belki de en karanlık tarafı ise; Portekiz’in ilk transatlantik köle ticareti yapan ülke olmasıdır. Batı Afrika sahillerinden kalkan ve keşiflerle
büyüyen “Yeni Dünya”ya gelen gemilerin taşıdıkları maalesef Afrikalı kölelerdi.
6) Bu karanlığı biraz aydınlatmak adına Portekiz’in sömürgeciliği kaldıran ilk ülke olduğunu söyleyebilirim. Portekiz; 1761 yılında,
dönemin diğer sömürgeci ülkeleri İngiltere, Fransa, İspanya ve ABD’den 50 yıl
önce köleliğe son vermiştir.
7) Dünyanın her tarafına uzanmış bu ülke tabii ki dilini de buralara
götürmüştür. Dünya’da Portekiz’den başka 8 ülkede daha Portekizce resmi
dildir. Bunlar; Brezilya, Afrika kıtasında yer alan; Angola, Guine Bissaui, Mozambik, Ekvator Ginesi ve Afrika açıklarında yer
alan Cape
Verde, Principe, Sao Tome adalarıdır. Resmi dili olmasa da
Portekizce konuşulan başka yerler ise Hindistan, Çin’in güneyinde yer alan Macao bölgesi
ve Endonezya’daki Timor adasıdır.
8) Portekiz sadece Afrika veya doğuyu etkilememiştir. Enteresan bir
şekilde İngiltere’yi de etkilemiştir hem de en karakteristik oldukları çay içme kültürü konusunda! İngilizlerin çay içme alışkanlığının temelini Portekizli
bir prenses olan Catharina Braganza atmıştır. II.Charles ile evlenen prenses,
çay içme alışkanlığına yeni ülkesinde de devam ederek çayın aristokratlar arasında
yayılmasına sebep olmuştur. Portekizli tüccarların Çin’den getirip kültürlerine
kattığı çay hala bile kültürde yer almaktadır. Portekiz’de birçok yerde “tea house”lar bulunmaktadır.
9) Portekiz’in başkenti Lizbon, 1755 yılında Avrupa tarihindeki en büyük depremi yaşamıştır. Yaklaşık 9.0 şiddetindeki deprem ve sonrasında oluşan
tsunami’de 275 bin insan hayatını kaybetmiş ve şehrin %85’i
yıkılmıştır.
Portekiz’in
En’leri
10) Dünyanın en büyük
mantar üreticisidir. Şaraplarda veya mantar panolarda
gördüğümüz materyal olan mantar, doğal olarak Portekiz'de yetişen bir ağaçtan
üretilmektedir ve Portekiz Dünya mantar pazarının %70’ini elinde
bulundurmaktadır. Portekizde gezerken mantardan yapılmış çok çeşitli eşyalar
görmeniz mümkün (çanta, ayakkabı, kemer, defter vb).
11) Avrupa’daki en uzun
köprü Portekiz’de bulunmaktadır.
Lizbon’daki Vasco da
Gama Köprüsü 17 km’lik uzunluğuyla Avrupa’daki
en uzun köprü olma özelliğini taşıyor.
12) Avrupa’daki en eski
üniversitelerden birine sahiptir. Coimbra’da
bulunan Coimbra
Üniversitesi 1290 yılında kurulmuştur.
İhtişamlı eski taş binaları ve Harry Potter film seti gibi duran iç
mekanlarıyla, merdivenleri, dar taş sokaklarıyla Coimbra oldukça etkileyici bir üniversite şehri (rotaya ekleyin derim!).
13) Dünya’nın en eski
kitapçısı Lizbon’da bulunmaktadır. 1732
yılında kurulan kitapçı 1755 yılındaki büyük Lizbon depreminde zarar görmüştür
ve 1773 yılında bugünkü yerinde yeniden açılmıştır. Lizbon’da Rua Garrett 73
(Garrett Caddesi 73 numara) adresinde Livraria Bertrand’ı bulabilirsiniz.
14) Dünya’nın en büyük 8. Şarap üreticisidir.
15) Dünya’nın en önemli sörf noktalarından biridir. 800 km
uzunluğundaki sahillerde yılın her dönemi sörf yapılabilir. 2011 yılında Amerikalı
sörfçü Garrett McNamara Portekiz’de 30 metrelik bir dalgada sörf yaparak dünya rekoru kırmıştır.
16) Yenilenebilir
enerjide dünya lideridir. 2014 yılından beri
Portekiz’in kullandığı enerjinin %70’i rüzgar, su ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanmaktaymış. Kocaman bir alkış Portekiz’e!
Portekiz’de Yaşam,
Yeme-İçme
17) Tüm ülkede yaklaşık 10 milyon insan yaşamakta (evet sadece
İstanbul’da bile daha fazlayız!) ve buna ek olarak 2 milyondan fazla Portekizli
de yurtdışında yaşamaktadır. Bunu orana vurunca ise; %20’den fazla göçmen ile
Avrupa Birliği’ndeki en çok
dış göç veren ülke konumunda oluyor. Başta Brezilya olmak üzere ABD ve Fransa gidilen başlıca ülkelerden.
18) Portekizlilerin ulusal yemeği “bacalhau” denen balıktır (morina balığı).
Portekiz mutfağında o kadar geniş bir yer tutar ki 365 tane farklı tarifi olduğu ve yılın her günü farklı bir yemek şeklinde yemenin mümkün
olduğu söylenir. Ama bu balıkla ilgili çok enteresan bir detay var ki; Bacalhau
Portekiz sularında yakalanan bir balık değil! Daha soğuk suların balığı olan
bacalhau, Norveç’ten kurutulup tuzlanmış olarak getiriliyor.
19) Portekiz’in ulusal içkisi Port şarabıdır. Sadece Porto’daki Douro
Vadisi’ndeki asma bahçelerinde yetişen
üzümlerden yapılır. Şarap tam olarak fermante olmadan içine bir çeşit üzüm
şurubu veya brandy eklenerek daha tatlı ve alkol oranı daha yüksek meşhur Port
şarabı elde edilmiş olur. Porto’ya gidip Douro nehrine karşı Port şarabı
tatmadan Portekiz’den dönmeyi düşünmeyin :)
20) Portekiz’in ulusal müziği “Fado” dur. UNESCO tarafından kültür mirası olarak listelenen fado; Portekizce “kader” anlamını taşır. Genelde hayat, aşk
acısı, kayıplar veya umutsuzluk konularının işlendiği sözleri pek anlamasanız
da hüzünlü melodilerin dili yoktur aslında... Fado’dan da anlaşılacağı gibi
biraz kaderci bir yaklaşımları da vardır Portekizlilerin. Bizim kültürümüzdeki
gibi kişinin kaderden kaçamayacağı inancını taşırlar. Hatta bizim “inşallah”
ile eş anlamlı “oxala” kelimesi de vardır Portekizcede. Fado demişken finali müzik ile yapayım.
Ünlü “fadista”lardan biri olan Ana Moura son sözü söylesin...
"Portekiz, daha fazla Portekiz!" edaları yükseliyorsa içinizde, ilginizi çekecek diğer yazılar:
* Lizbon ve Sokak Sanatı
* Lizbon Gezi Rehberi
* Portekiz Mutfağı ve Lizbon Restoran Önerileri
* Evora Gezi Rehberi
Güncel yazılardan haberdar olmak için sosyal medya hesaplarımı takip edebilirsiniz
→ instagram/sezinlegez
→ facebook/sezinlegez