Kumsalla beraber uzanan yol boyu yanyana pansiyonlar ve oteller dizili. Öyle denizin dibinde yükselen devasa oteller değil ama. Tek katlı, hatta yeşillikler arasında kaybolan bir yapılaşma söz konusu. Bu “yapılaşamamanın” da bir sebebi var tabii ki; Adrasan’ın sit alanı olması (yoksa valla bırakmayız, bilirsiniz). Buradaki mevcut yapılaşma ise yolculuk yatlarına hizmet için zamanında yapılmış olan binalar.
Yeşilin maviyi kucakladığı bir koy Adrasan'da.Adrasan’da bol bol kafa dinlenir, güneşin ve denizin tadı çıkarılır bence. Tam bir kafa dinleme tatili rotası. Sahilde dizili şezlong ve şemsiyelerde keyif sürebileceğiniz gibi yakın civarı keşfe de çıkabilirsiniz. Biraz hareket isteyenlere ufak bir keşif tüyosu geliyor! Sahilin sonuna doğru yürüdüğünüzde Ford Otel’in önünden geçip yükselen toprak bir yol göreceksiniz. Bu yol boyunca 15-20 dakika yürüyerek sakin, güzel bir koya ulaşabilirsiniz. Tabii ki burada şezlong, şemsiye yok ama harika deniz ve farklı bir açıdan Adrasan manzarası var. Burada yüzerken geçen sene yani 2016’da Adrasan’da gerçekleşen yangının ne kadar büyük boyutlarda olduğunu da gözlemleyebilirsiniz. Yangın sonrası ağaçlandırma yapılmış olsa da doğa hala kendini tam anlamıyla toparlayabilmiş değil.
Geçen sene çıkan yangının izleri hala görülebiliyor Adrasan'da.Hareket arayanlara başka bir seçenek de sahilden kiralayacağınız kanolarla gezmek olabilir. Deniz sakin olduğu için tehlikeli bir durum yok, hatta çocuklar bile yapıyor diyebilirim. Koyda yüzerken bol çocuklu Alman bir ailenin üç tane kano ile gezintiye çıktığını görmüşlüğüm var, korkuya gerek yok ;)
Adrasan'da yapılacak keyifli aktivitelerden biri kano turu.Bol yorulmalı bir aktivite isteyenler ise; Olympos ve Adrasan’ı birbirinden ayıran haşmetli Musa Dağı’na Likya Yolu rotasını takip ederek çıkabilirler. Daha az yorulmalı, bol turkuaz rengi denizde yüzmeli bir aktivite isteyenler ise günlük tekne turlarına katılabilir. Sabah saat 10.00’a başlayıp akşam 17.00’ye kadar süren günlük tekne turlarında iki ana rota bulunuyor.Birinci rota: Suluada-Tatlısu Ağzı-Amerikan Koyu-Kumsal-Adrasan Feneri
İkinci rota: Akseki Koyu-Aşk Mağarası-Çoban Limanı-Sakız Koyu-Ceneviz Koyu
Benim Adrasan’da kalışım gayet kısa olduğu ve teknelerin kalkış saatini kaçırdığım için çok istediğim halde gerçekleştiremediğim aktivitelerden biri Suluada’ya tekne turu. Fırsatınız olursa kaçırmamanızı ve aşırı dozda turkuaz rengi denize maruz kalmanızı tavsiye ederim.
Adrasan'daki tekne limanı.
Adrasan Koyu’nun diğer ucunda denizle birleşen dere, deniz kıyısından farklı bir ortam sunması açısından göz atmak isteyeceğiniz yerlerden biri olabilir. Dere boyunca dizili pansiyonların derenin üzerine kurduğu platformlar, bol ağaçlıklı dere boyu ve gözleme mekanları yürüyüş rotanızı buraya çevirmeye sağlayabilir.Adrasan'da Nerede Kalınır?
Adrasan’da pansiyon ve küçük otel seçenekleri bol açıkçası. Denize sıfır denilebilecek konumda olmasına rağmen önündeki küçük havuzları ile gayet hoş görünen birçok yer gördüm gezinirken. İnternetten konaklama yeri araştırırken bu kadar çok seçeneğin olduğunu görmemiştim ve buraya gelince bu yoğunluk karşısında biraz şaşırdım açıkçası.
Deniz kıyısında dizili otellerden şahsen gözüme takılan ve ilgimi çekenler; Ford Otel ve Ön Otel oluyor. Bunun dışında nehir kıyısındaki tesisler de farklı atmosferleri için tercih edilebilir. Otel dışında daha salaş yer tercih edenlere ise; Olympos’u andıran esprili mekanıyla Jungle Bells Hostel'i önerebilirim. Birçok tesisi Google Maps üzerinden konumlarını da göz önünde bulundurarak inceleyebilir ve karar verebilirsiniz.
Olympos'u Adrasan'a getirmişler!Jungle Bells Hostel'in ağaç evleri.
Benim hızlı Adrasan turum burada son buluyor ve rotamı Demre’ye çeviriyorum. Ama zamanı olan ve arabayla Antalya’dan Demre’ye gidecek olanların yolda uğrayabilecekleri yerleri de şu şekilde sıralamak istiyorum ki önünden geçip sonra kaçırdık diye üzülmeyesiniz (benim de bir sonraki gezim için geçerli bu durum).Antalya-Demre Arası Nereler Gezilebilir?
Phaselis Antik Kenti: Antalya’ya 60 km mesafedeki antik Yunan ve Roma kenti olan Phaselis tarih, doğa ve denize dair çok şey sunuyor.
Ulupınar Köyü: Balık çiftlikleri ve restoranlarıyla ünlenmiş bu köy, mola vermek için güzel bir seçenek olabilir.
Çıralı: Kumsalı, bozulmamış doğası ve ilginç Yanartaş’ı ile görülmeye değer.
Olympos: Sahili ve tarihi kalıntıları dışında özellikle hareketli bir tatil arayanlar için ideal bir seçim.
Gelidonya Feneri: Adrasan-Demre yolunda uğramak isteyebileceğiniz bir nokta olabilir ama Karaöz’den sonraki 9 km’lik yolun 2 km’sini yürümeniz gerekecek...
Finike: Finike merkezi geçtikten sonra çok güzel küçük koylar bulunuyor. Otobüsle geçerken keşke arabayla olsaydım da dursaydım dediğim yerler gördüm. O yüzden siz de bu rotayı takip edecekseniz kıvrımlı yollarda birkaç kere mola verip o turkuaz rengi denizin tadını çıkarabilirsiniz. Finike Belediyesi Gökliman Sosyal Tesisleri deniz molası için çok güzel olabilir. Daha el değmemiş bir koy isteyenler ise; bir köşesindeki mağara benzeri oluşumun adını verdiği Mağaralı Koy’u deneyebilirler.
Beymelek: Yeni bir yemek molası verme zamanı geldi diye düşünürseniz buranın meşhur mavi yengecini yol kenarındaki restoranlarda tadabilirsiniz.